Kolay yoldan para kazanmak
isteyen birçok kişinin en hızlı para kazanma yöntemi olarak akıllarına gelen
ilk fikrin “borsada hisse senedi alıp satma” olduğunu söyleyebilirim. Borsadan hızlı
bir şekilde para kazanmak gerçekten mümkün mü? Tabi ki HAYIR!
Bu yazıdaki amacım borsada hisse
senedine yatırımı ya da mali tablolar analizi yapmayı düşünen, ilgi duyan
kitleyi bilgilendirmek amacı gütmektedir. Hisse senetlerini temel ve teknik
analiz şeklinde incelenebilmekte olup, bu yazımda genel bir bilgilendirme amacıyla
kaleme alındığı için TEMEL ANALİZ yaparken
dikkat edilmesi gereken bilanço gelir tablosu kalemleri üzerinde duracağım.
Bilanço ve gelir tablosunda yer
alan hesap adları dönem net karı haricinde tamamen farklı olup, satış
gelişimine bağlı olarak bilanço kalemleri de etkilenebileceği için öncelikle
gelir tablosunda dikkat edilmesi gereken ele alacağım.
Analiz yaparken gelir tablosunda dikkat edilmesi
gereken hususlar;
Firmanın satışlarının önceki yıllarla
karşılaştırmalı olarak yatay analizine bakılmalıdır. Buradaki amaç iş
hacmindeki artış ya da azalışla birlikte karlılığındaki değişiminin,
satışlarının artmasında ya da azalmasında kredi kullanımları neticesinde maruz
kaldığı finansman giderlerinin etkisinin nasıl olduğudur. Göz ardı edilmemesi
gereken unsurlardan birisi de firmanın esas faaliyetlerinden ne kadar kar
yaratabildiğidir. Ebitda/Favök ve Ebit/Fvök hakkında detaylı bilgi edinmek için
önceki yazılarıma okumanızı tavsiye ederim. Bunun yanı sıra bir diğer önemli
başlık ise firmanın yabancı para işlemleri neticesinde oluşan kambiyo kar/zarar
dengesinin gelişimi ve kambiyoda hareketliliğe yönelik alınan tedbirlerin neler
olduğudur.
Kısacası gelir tablosu analizinde;
- İş hacminin gelişimine,
- Maliyetlerin artışına ya da azalışına,
- Faaliyet karına(amortismana da dikkat edilerek),
- Finansman giderleri,
- Kambiyo dengesine dikkat edilmesi gerekmektedir.
Analiz yaparken bilançoda ya da finansal durum tablosunda
dikkat edilmesi gereken hususlar;
Ticari alacak birikimi: Bir firmanın ticari alacaklarının artması,
o firmanın alacaklarını tahsil etmede sorun yaşadığı anlama gelmemektedir. Satışların
artış göstermesi birlikte alacaklarının yükselmesi olağan bir durumdur. Burada
dikkat edilmesi gereken husus ticari alacaklarının ne kadarının senetli ne
kadarının senetsiz olduğu ve alacak tahsil süresinin seyridir. Ticari
alacakların önemi ve alacak tahsil süresi hesaplamaya ilişkin detay bilgiyi buradan edinebilirsiniz.
Stok birikimi: Firmanın iş hacmindeki artışla birlikte bulundurması
gereken stok miktarının artış göstermesi olağandır. Burada stoklarının ne kadar
sürede satışa kanalize edildiğidir. Satışlarında azalma meydana gelen bir
firmanın stoklarındaki artış olması stoklarını yavaş erittiği ve stok devir
hızının yavaşladığını gösterir.
Finansal borçlanma: Firmanın faaliyet gösterdiği sektör başta olmak
üzere hammaddenin hangi ara cinsine endeksli olduğu, satışlarını nereye yaptığı
gibi unsurlar finansal borçlanmasındaki para cinsini etkilemektedir. Hammaddenin
dövize endeksli olması ve firmanın ihracat gelirlerinin bulunması ve döviz kredilerinin
TL kredilere kıyasla daha uygun faizli olmasına sebebiyle firmalar döviz cinsi
kredi kullanabilmektedir. Döviz kurundaki artış yönünde hareketliliğin firmanın
finansal borçlanmasındaki maliyetlerini artıracak realize olduğu kadar dönem
karına olumsuz etki yaratacaktır. Firmanın finansal borçlanmasında kredilerin TL
ya da döviz cinsinden olup olmadığına, kısa-orta-uzun vadesine dikkat
edilmelidir. Döviz kredisi olup da döviz geliri olmayan firmaların bilanço
büyüklüğü kurdaki hareketliliğe göre değişecektir. Döviz kredisi ve kur riskine
ilişkin detay bilgi edinmek için bu yazıma göz atabilirsiniz.
Net işletme sermayesi: Genel itibarıyla net işletme sermayesi dönen
varlıklar’dan kısa vadeli yabancı kaynakların çıkartılmasıyla bulunur. Daha
açık bir ifadeyle, bir firmanın 1 yıldan kısa sürede elde edeceği varlıklarla,
1 yıldan kısa sürede ödeyeceği borçlarının karşılaştırılmasıdır. Firmalarda net
işletme sermayesinin pozitif olması beklenir. Fakat dikkat edilmesi gereken bir
diğer husus olarak şunu ilave etmekte fayda var: net işletme sermayesinin
pozitif olması olumlu bir durum iken varlıkların ne kadar sürede nakde
döneceği, borçlarının ne kadar sürede ödeneceği çok önemlidir. Çünkü bir
firmanın 90 gün sonra 1 Milyon TL alacak tahsilatı yapabilir, aynı zamanda 60
gün içerisinde 500 Bin TL kredi ödemesi olabilir. Bu firmanın net işletme
sermayesi pozitif(1 Milyon TL-500 Bin TL) olsa da vade uyumsuzluğu temerrüt
riski yaratmaktadır. Burada firma ilave yabancı kaynağa ihtiyaç duyar. Kısacası
alacak ve borç yaşlandırması firmalar için önemli bir unsur olmakla birlikte
net işletme sermayesine ilişkin detay bilgiyi buradan edinebilirsiniz.
Devamlı sermaye: Devamlı sermaye uzun vadeli yabancı kaynaklar ile
öz kaynakların toplamını ifade eder. Burada önemli bir husus genel itibarıyla
imalat yapan firmalarda duran varlık yatırımları önem taşımaktadır. Firma duran
varlık yatırımı yaparken yabancı kaynak kullanıyorsa bu yabancı kaynağın finansman
süresi önem taşımaktadır. Bu sebeple firmanın devamlı sermayesi duran
varlıklarıyla kıyaslanır. Firmanın devamlı sermayesinin duran varlıklarının ne
kadarını karşıladığı önemli olup, devamlı sermayenin duran varlıklardan büyük
olması istenir. Çünkü yapılan duran varlık yatırımlarının getirilerinin kısa
sürede olmayacağı düşünülürse, yatırımın kısa vadeli yabancı kaynaklarla
yapılması işletme sermayesini artıracağı gibi firmanın yanlış yatırım planı
neticesinde temerrüde düşmesine sebep olabilir.
Finansal Kaldıraç: Kısacası toplam borcun toplam varlıklara
bölünmesiyle bulunur. Buradaki önemli husus firmanın aktiflerinin ne kadarını
yabancı kaynaklarla ne kadarını öz kaynakları ile finanse ettiğidir. Firmanın
kredi kullanımlarındaki yüksek artışla birlikte finansal kaldıraç oranı artacak,
böylece aktiflerindeki öz kaynak finansmanı azalacaktır.
Genel itibarıyla firmanın bilanço
kalemleri incelenirken dikkat edilebilecek hususları bu şekilde
özetleyebiliriz. Bu bilgilerin yanı sıra firmanın döviz varlık ve
yükümlülükleri ayrı bir önem taşımaktadır. Çünkü döviz kurundaki artış ya da
azalışla birlikte bilanço kalemlerinde de önemli hareketlilikler olacaktır. Bu
sebeple firmanın yabancı para pozisyonu dikkatle incelenip, paritede
oluşabilecek hareketlilikler dikkate alınarak analiz edilmelidir.
Mali tablolar analizi ve temel
analiz yaparken küresel ve yerel ekonominin gidişatı ile faaliyet gösterilen
sektörün yanı sıra bağlantılı olan sektörlerin genel durumu göz ardı edilmemesi
gerekmektedir. Firmanın iş hacminin azalması nasıl ki o firmanın piyasadaki
gücünü kaybettiği anlamına gelmiyorsa, iş hacminin artması piyasadaki gücünü
artırdığı anlamına gelmez.
Temel analiz yaparken ekonomik ve sektör analizi olmazsa olmaz unsurlardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder